Yaklaşık 9000 yıllık bir tarih… Öyle ki bölgeye yaklaşır yaklaşmaz, zamanın derin ve tozlu derinliklerine doğru yol almaya başladığınızı hissedeceksiniz. Hele yazın buradaysanız bu eşsiz yolculuğa rüzgar da eşlik edecek ve sizi yalnız bırakmayacak. Tarihin ilk şehirlerinden biri, medeniyetlerin doğum şehri Çatalhöyük’e, zamana yolculuğa hoş geldiniz…
TARİHE YOLCULUK BAŞLIYOR: ÇATALHÖYÜK
Dünya mirasında yer alan insan ilişkilerinin henüz en saf, en temiz olduğu o muhteşem dönem 9 bin yıllık tarih, insanlar evlerine damdan giriyor ve evlerinin altında sevdiklerinin mezarları ile dolu. Ve bir sandık var 9 bin yıldan beri sapasağlam. Bu eşsiz tarihi yeri hepimiz merak etmişizdir. Burası Konya’nın Çumra ilçesinin 11 km ilerisindeki insanlığın başlangıcı: ÇATALHÖYÜK. Çatalhöyük, ismini şeklinden almıştır. Çatalhöyük, farklı yükseklikte 2 tepeden oluşmakta ve yukarıdan bakınca çatal şeklinde göründüğü için şimdiki ismini almıştır. Böyle devasa bir yerin ilk keşfi, 1958 yılında J. Mellaart tarafından gerçekleştirilmiş ve 1961-1963 ve 1965 yıllarında ilk kazılar yapılmıştır. Çatalhöyük, 2012 yılında UNESCO Dünya Miras listesine girmiştir.
ANADOLU’NUN İLK HALKLARI: ÇATALHÖYÜKLÜLER Anadolu’nun ilk halkları olan Çatalhöyüklülerdir. Bu insanlar 13 hektarlık bir alanda yaşamışlardır. Böylesine küçük bir alanda yaşamalarına rağmen mutlu, huzurlu, herkes eşit haklara sahip örnek bir toplum olmayı başarmışlardır. Çatalhöyüklüler savaş ya da çatışma olmadan tam 4 bin yıl yaşamışlardır. Buram buram tarih kokan Çatalhöyük, 18 katman ve 2 höyükten oluşmaktadır. Çatalhöyük’teki yerleşimin, yani şehirciliğin en iyi bilinen dönemi ise 7. ve 11. Katmanlarıdır. Çatalhöyük’teki evler, kerpiçten yapılmış ve evler yan yana bitişiktir. Bu sebepten dolayı ki Çatalhöyük’te sokak yoktur. Çatalhöyük, sokaksız bir mahalle merak edilen kadim bir medeniyettir. Düşünün ki bugünkü batı uygarlığını şekillendiren bir toplum. Dünyanın en büyük ve en uzun süre ayakta kalan imparatorluklardan biridir Çatalhöyük’e mesken tutmuş topraklar. Böylesine bir yeri siz ellerinizle topraktan kazıyor ve insanlık tarihine armağan ediyorsunuz. Ne kadar heyecan ve gurur verici bir sahne öyle değil mi?
KADINLARIN EL ÜSTÜNDE TUTULDUĞU MEDENİYET: ÇATALHÖYÜK
Konya Çatalhöyük’de bulunan M.Ö. 5750’den kalma sözde ana tanrıça heykeli. Kazılarda yüzlerce sözde ana tanrıca heykelcikleri bulunmuştur. Bu heykelelrden biri de çıplak bir kadın figürü olup elleri hayvanların başları üzerine konmuş bir şekildedir. Bacakları arasında gözüken top şeklindeki figür ile doğum yapan bir kadını tasvir ettiği düşünülmektedir. Bu heykel, üretkenliği dolayısıyla çoğalmayı temsil eden bir eserdir. Nitekim insan yaşamının kaynağı olan kadın, bereketin temsilcisi olarak ifade edilmiştir. Öyleki bir zamanlar kadınların şimdiki zamanına göre daha farklı biçimde el üstünde tutulduğu, saygı duyulduğu, kutsal sayıldığı zamanların devridir Çatalhöyük.
ANADOLU’NUN EN ESKİ RESSAMLARI: ÇATALHÖYÜKLÜLER
Anadolu’nun en eski ressamları arasında Çatalhöyüklüler var. Çatalhöyük, neolitik insanının kültürel yapısını, sanata olan bakış açısını anlayabileceğimiz en önemli arkeolojik kazılardan biridir. Çatalhöyüklüler, günümüzden neredeyse 9 bin yıl öncesine olmasına rağmen muhteşem sanat eserleri ortaya koymuşlardır. Bu eski ressamların çizimlerini yakından görmenizi tavsiye ederim sevgili dostlar.
SANATIN BAŞLANGICI ÇATALHÖYÜK’TE
İnsanlığın ve sanatın başlangıcı olan Çatalhöyük’de büyük gizemler vardır. Çatalhöyük’te evlerde bulunan esrarengiz resimler, doğanın gücüne işaret edebilir. En eskiden beri can Anadolu’muzda görülen hayvan sembolleri arasında en güçlü olarak ve en bilindik olanı şüphesiz boğadır. Boğa figürleriyle adeta insanın doğaya karşı güçlü bir şekilde savaştığı üstün çıkmaya çalıştığı anlatılmaktadır.
ÇATALHÖYÜK’DE MEZAR HEDİYESİ OLAN BIÇAK
Tarihin beşik noktası Çatalhöyük’de kemik saplı çakmak taşı bıçak. Bu bıçağın sapı, yılan şeklindedir. Boyu ise 10,3 cm’dir. Sembolik bir anlamı olduğu düşünülmektedir. Bir erkek mezarında mezar hediyesi olarak bulunmuştur. Bıçağın Çatalhöyük’de yaklaşık M.Ö. 6070-5950 yıllarına ait olduğu tahmin ediliyor.
ÇATALHÖYÜK’DE KADIN EL ÜSTÜNDE Çatalhöyük, bundan 9 bin yıl önce aynı tuzluk, aynı kap, kacak, aynı takıları kullanan bir toplumdur. Aynı zamanda Çatalhöyük; kadınlara saygı duyulan, savaşların olmadığı, ailelerin kendilerine yetecek kadar özel mülke sahip oldukları herkesin barış içerisinde birlikte çalıştığı kadının adeta el üstünde tutulduğu bir medeniyettir. Anadolu’nun ilk yerleşik hayatına geçen insanların kullandığı eşyaları görmek, nefes aldıkları havayı solumak isterseniz burası şüphesiz Çatalhöyük olacaktır.
ÇATALHÖYÜK’DE DÜNYADAKİ İLK HARİTA ÖRNEĞİ HASAN DAĞI Sanatı gündelik yaşamın içinde olmazsa olmaz olarak gören Çatalhöyük’te günümüzden 9 bin yıl önce cilalı taş devrinde insanlar yaşamlarını sürdürmüşlerdir. Çatalhöyük’de huzur dolu yaşadıkları yerleri ise beyaz renkte bir sıva ile defalarca sıvamışlardır. Çatlamaması içinde ot, bitki sapları ve yaprak parçaları ile bu sıvayı karıştırmışlardır. Çatalhöyüklüler için boğa boynuzları önemli bir yere sahipti. Nitekim çoğu evde bulunmaktaydı. Bununla birlikte dünyada ilk harita örneği sayılan Hasan Dağı’nın gravürü de yine Çatalhöyük’de burada bulunmuştur. Çatalhöyük’de ki bu yapıtlar insanlık tarihine ışık tutuyor sevgili dostlar. Haritanın bulunduğu yerde levhası bulunmaktadır. Orijinali ise Anadolu Medeniyetler Müzesi’nde sergilenmektedir. Siz tarih severlerin mutlaka görmesini isterim.
BAŞSIZ İNSANLARI YİYEN KIZIL AKBABALAR! Çatalhöyük’teki insanlar, bir kişi öldüğü zaman akbabalar, cesedin kafasını yemesi için meydana bırakırlarmış. Ve oluşan bu sahneyi Çatalhöyüklüler, duvar resimleri halinde tasvir etmişlerdir. Bu tasvirler de günümüze kadar ulaşmıştır. Aynı uygulama bugün farklı bölgelerde de sürüyor. Dünya mirasında yer alan bu tarihi yerimizi, Çatalhöyük’ümüzü bambaşka bir açıdan bakmanızı sağlayan muhteşem bir geçmiş sizleri bekliyor sevgili dostlar.
MEDENİYETLERİN DOĞUM ŞEHRİ ÇATALHÖYÜK’E YELKEN AÇIN Sevgili dostlar, özgürlüğünüzü alın ve sırlarla, olağanüstü gizemlerle dolu yaklaşık 9000 yıl öncesine, medeniyetin doğum şehri Konya Çatalhöyük’e yelken açın, hep seyahatte kalın…
YAZARLAR: Dr. Murat Ak Seyahat Yazarı Hatice SAYANER
Bu yazının tüm telif hakları Murat Ak’a aittir. 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanununun 36. maddesi uyarınca kendisinden izin alınmadan alıntılanamaz. Telif hakları saklı tutulmuş bu yazının ve fotoğrafların alıntılanması halinde yasal takip yapılacaktır.