Yükleniyor...
Tarihte birçok medeniyete ev sahipliği yapan ilçemizde, Osmanlı’ya ait izler taşıyan Arpaz Kalesi, halkının Kurtuluş Savaşında göstermiş olduğu başarılarından dolayı adını tarihe yazdıran ilçemiz, o tarihleri anmamız adına açılan Etnografya Müzesi, dillere destan hikayeleri ile Nazilli İsmi Anısı, verimli topraklarında yetişen Tarım Ürünleri, kendine özgü yemekleri ile Nazilli Yöresel Yemekleri, Nazilli’nin sembolü haline gelmiş Uzun Çarşısı, Osmanlı’dan günümüze kadar gelmeyi başarmış Dokuzun Hamamı, küçük bir yerleşim yeri olmasına rağmen adını tarihe yazdıran Mastura Antik Kenti ve keşfedilmeyi bekleyen Dereağzı Şelalesi ile gezilip görülmesi gereken muhteşem bir şehir. Tüm gezi sever dostlarımız Nazilli sizleri bekliyor.
Ege Bölgesi’nin Aydın iline bağlı, en fazla nüfusu olan ikinci ilçesi Nazilli’dir. Verimli toprakları, uygun iklim şartları, su kaynakları gibi tarım için gereken bütün şartların sağlanabiliyor olması tarımdaki çeşitliliği artırmıştır. Türkiye’de yetişebilen hemen hemen tüm bitkiler (özel iklim şartları gerektiren çay hariç) Nazilli’de yetiştirilebilmektedir. Akdeniz iklimi görülür. Kuzey rüzgarlarından dolayı Akdeniz Bölgesi’nden daha serindir. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti şehri olan Serdarlı, Nazilli’nin kardeş şehridir.
Nazilli, Aydın il merkezine; D320/E87 ve Denizli Aydın Yolu/D320/E87 üzerinden 45 dk, 45 km mesafededir. Başkent Ankara’ya; Dumlupınar Blv./D200 üzerinden 552 km, 6 saat 24 dk, İstanbul’a ise 0-5 üzerinden 620 km ve 6 saat 21 dk sürmektedir. Nazilli Tren İstasyonundan günde 12 defa tren seferleri bulunmaktadır. Söke, İzmir ve Denizli’ye trenle ulaşım sağlanmaktadır. Germencik anahat tren seferleri ise kalkış 02:38’te Burdur’a, 03:21’de İzmir Basmane’ye ulaşım sağlanmaktadır.
İlçemizin ilk yerleşim yeri ile ilgili kesin bilgiler yoktur ancak Ege Bölgesi’nin en eski yerleşim yeri olduğu bilinmektedir. Bununla ilgili Antik Karya bölgesi sınırları içinde bulunan Menderes Vadisinde Luvi’ler yaşamıştır. İlk yerleşim yeri merkezi ise Antik Mastavra kentidir, Lidyalılar kurmuştur. Birçok medeniyete ev sahipliği yapan ilçemiz Kurtuluş Savaşı yıllarında önemli görevler yürütmüştür. 3 Haziran 1919 tarihinde Yunanlılar Nazilli’yi işgal edince Demirci Mehmet Efe ve Yörük Ali Efe düşmana karşı birlikte hareket etme kararı almışlar ve Malgaç baskını ile ilk direniş hareketi başlamıştır. Bunun sonucunda Yunanlılar ilçeyi boşaltmışlar yalnız 24 Haziran 1920 tarihinde tekrar saldırıp ilçeyi ele geçirmişlerdir. Nazilli halkı ilçeyi terk etmek zorunda kalmış ve işgal 27 ay sürmüştür. 5 Eylül 1922 tarihinde düşman işgalinden kurtulan ilçemizin “5 Eylül” kurtuluş günü olmuştur.
Aydın’ın Nazilli ilçesine bağlı bulunan bir Karya şehri olan Harpasa Kalesi’nin yamaçlarında inşa edilmiştir. Kalenin adı Arpaz Kulesi olarak da geçmektedir. Arpaz Beyi tarafından 19. yüzyıl başlarında inşa ettirilmiştir. Lakin burada 17.ve 18. yüzyıllara dayanan, Osmanlı’ya ait olduğu düşünülen kalıntılara rastlanılmıştır. Kale adeta bir Osmanlı geçmişidir. Aydın’a yolu düşen herkesin gidip gezebileceği ve fotoğraflayabileceği nadir ve sıra dışı bir kaledir.
Nazilli’de bulunan Etnografya Müzesi, ilçenin sayılır büyüklerinden olan 'Demirci Mehmet Efe' tarafından yaptırılmıştır. Yıl boyunca çok sayıda ziyaretçiye ev sahipliği yapan müze, büyük ve görkemli bir yapıdır. Günümüzde etnografya müzesi olarak kullanılan bu yapı, Anayurt Oteli adlı film çekimlerinde kullanılmıştır. Müzede sergilenen eserler ise yerel halkın tarihinden kalma nesnelerdir.
İlçemizin Pınarbaşı Mahallesi’nin alt tarafında bulunan şelale özellikle ilkbahar ve yaz aylarında görsel şölen sunmaktadır. Yaz aylarında özellikle gençler serinlemek için tercih ederler. Doğanın en doğal hali olan şelaleyi gezilecek yerler listesine eklemeyi unutmayın.
İlçemizin ismi adına bazı rivayetler vardır. Evliya Çelebi’ye göre yörenin kızları nazlı olduğu için ilçenin adına Nazilli ismi verilmiştir. Bir başka rivayete göre eski adı Pazar Köy olan Nazilli’de Nazlı adında güzelliği dillere destan bir kız varmış. Başka bir köyden bir oğlanla evlenmeye karar verirler fakat kızın babası izin vermez. Bunun üzerine gençler birbirlerine kaçarlar. Nazlı’nın babası bu duruma daha fazla dayanamaz ve ölür. Babasının öldüğünü öğrenen kız kendisini Menderes Nehrine atar ve o da ölür. Daha sonra Nazlı’nın kocası Nazlı’dan haber alamayınca köye gelir. Durumu öğrenen eşi kendini Nazlı’nın attığı sulara kendini bırakır ve boğularak can verir. Dillere destan olan bu hikaye de Pazar Köy’ün adı Naz İli olarak kalır. Zamanla da Nazilli olarak son halini alır.
Bereketli toprakları, su kaynakları, iklim koşulları ve arazi varlığı ile Türkiye’de yetişen hemen hemen tüm bitkiler ilçemizde yetişmektedir. Sadece özel şartları olan çay, muz ve bunlar gibi birkaç bitki yetişmez. Her geçen gün artan buğday üretimi, sonrasında ise çavdar ve arpa artış göstermektedir. Öyle verimli bir ilçedir ki buğday hasat edilir, mısır üretimine başlanır. Nazilli’de pamuk üretimi ise Türkiye’de önemli bir yere sahiptir. Halkının geçim kaynağıdır. Birinci derece ihraç ürün ve tekstil sanayinin ise hammaddesidir. Nazilli pamuğunun elyaf kalitesi dünyada üretilen elyafların en kalitelisidir. Pamuğun küspesi hayvan yemi, çekirdeği ise yağ olarak kullanılmaktadır. İncir ise Aydın ve ilçelerinin simgesi olmuştur. Nazilli havasının uygun olması rüzgarın ve nemin incirin istediği şartları taşıması kaliteli incir yetiştiriciliğini artırmaktadır.
Uzun Çarşı, Nazilli’nin sembolü haline gelmiş sıralanmış dükkanlar, iç içe geçmiş sokaklar arasında güler yüzlü esnafı ile karşılar misafirlerini. Yolunuz Nazilli’ye düşerse Uzun Çarşı; hediyelik eşyaları, yöresel ürünleri, hediyelik eşyaları, lokantaları ile sizleri beklemektedir.
İlçemizin Altıntaş Mahallesi’nde bulunan hamam hakkında kesin bilgiler yoktur. Ancak Osmanlı’dan günümüze kadar ulaşan tek hamam olduğu için taşınmaz kültür varlıkları arasına alınmıştır. Camekan kısmı tamamen yıkılmıştır. Tarih severler mutlaka görmeniz gereken yerler listesine eklemeyi unutmayın.
İlçenin Bozkurt köyüne 1 km uzaklıkta bulunan antik kent farklı zamanlarda farklı uygarlıklara ev sahipliği yapmıştır. Diğer antik kentlere göre daha küçük bir yerleşim yeridir. Fakat tarihi yapısı ile görülmeye değer bir yerdir. Günümüze ise nekropol ve tiyatro kalıntıları ulaşabilmiştir.
Pide;Kıymalı, yumurtalı, kaşarlı ve tahinli pide olarak çeşitleri vardır. Aydın’ın bütün ilçelerinde yapılır fakat hepsinin lezzeti farklıdır. | |
| Keşkek;Geleneksel hale gelen keşkek düğün, hayır işleri ve sünnet gibi özel günlerin vazgeçilmezidir. |
Çingene Pilavı;En ilginç olanıdır çingene pilavı. Kahvaltılarda tüketilen, çökelekli ve sebzeli olan bir çeşit salatadır. İçerisinde domates, soğan, biber, zeytin, salatalık, çökelek, kekik bulunan pilavın üzerine bir de kendi doğal zeytinyağı eklenince her öğün yenen bir lezzet oluyor. | |
Düğün Turşusu; | |
| Toplu yemeklerde salata olarak tüketilir. Zeytinyağı, sarımsak, biber, ayran, nar ekşisi, limon, tuz ve koruk suyu ile yapılır. Börülce – Patlıcan – Biber Taratoru;Özellikle yaz aylarında salata olarak sofralara gelir. Közlenmiş patlıcan, börülce zeytinyağı, kırmızı biber, nar ekşisi, maydanoz ve limon kullanılarak yapılmaktadır. |
| Kuzu Çevirme;1 yaşına gelmemiş kuzu, demir aparata takılıp ateş üzerinde çevrilerek pişirilmektedir. Bazı işletmelerde yapılan kuzu çevirme ziyaretçilerin uğrak yerleri arasındadır. |
| Yavru Kavurması (Biber Aşı); |
| Yavru tavuğun kuru ya da taze kırmızı biber, tereyağı, zeytinyağı, soğan, domates ve tuz eklenerek yapılan bu yemek; yörenin kendine özgü muhteşem bir lezzetidir. İğlek ve Turunç Reçeli;İğlek; bir incir çeşidi olup turunç ise limona benzer. Diğer reçellere göre daha zahmetli olup birçok aşamadan geçtikten sonra pişirilerek hazır olmaktadır. |
Nazilli Kar Helvası;Kışın kar yağdığı zaman özel kuyularda saklanan kar, meyve şurubu veya pekmez ile hazırlanarak yazın sıcak günlerinin vazgeçilmezidir. Ayrıca coğrafi işaret tescili almıştır. |
Tarihte birçok medeniyete ev sahipliği yapan ilçemizde, Osmanlı’ya ait izler taşıyan Arpaz Kalesi, halkının Kurtuluş Savaşında göstermiş olduğu başarılarından dolayı adını tarihe yazdıran ilçemiz, o tarihleri anmamız adına açılan Etnografya Müzesi, dillere destan hikayeleri ile Nazilli İsmi Anısı, verimli topraklarında yetişen Tarım Ürünleri, kendine özgü yemekleri ile Nazilli Yöresel Yemekleri, Nazilli’nin sembolü haline gelmiş Uzun Çarşısı, Osmanlı’dan günümüze kadar gelmeyi başarmış Dokuzun Hamamı, küçük bir yerleşim yeri olmasına rağmen adını tarihe yazdıran Mastura Antik Kenti ve keşfedilmeyi bekleyen Dereağzı Şelalesi ile gezilip görülmesi gereken muhteşem bir şehir. Tüm gezi sever dostlarımız; güzel Nazilli sizleri bekliyor.
Not: Bu yazımızı; kıymetli öğrencim Bedia BAŞ ile hazırladık. Ele aldığımız her konuyu, her bir ince detayı ile özenle seçtiğimiz görseller eşliğinde sizlere titiz bir çalışma ile aktarmaya çalışıyoruz. Çünkü bizim için kalite, bizim için sizler çok değerlisiniz. Seyahatte, kültürde, tarihte, sanatta her daim rehberiniz Murat Ak Seyahat olsun.